Süt sektöründe alarm: Fiyat krizi zirvenin gündemini belirledi

‘Yerel Güç, Küresel Vizyon’ temasıyla düzenlenen Ulusal Süt Zirvesi, sektörün tüm bileşenlerini aynı çatı altında topladı. Zirvede hem üreticiler hem de sanayiciler, mevcut süt fiyatlarının kendilerini tatmin etmediğini açıkça dile getirdi.

Bu yıl ilk kez Ulusal Süt Konseyi öncülüğünde gerçekleştirilen Ulusal Süt Zirvesi, üretimden sanayiye, tedarikten finansmana kadar tüm kesimlerin katılımıyla yapıldı. Etkinlikte en çok tartışılan konu; hem sanayi tarafının hem de üreticilerin süt fiyatlarındaki memnuniyetsizliğiydi. Sektör temsilcileri, ihracatı artırmak adına yürüttükleri çalışmaları anlattı ve Türkiye’nin süt ürünlerinde üst liglere çıkacağını ifade etti. Sektörün açılış konuşmasını yapan Ulusal Süt Konseyi Başkanı Hamit Can, süt sektörünün 365 gün boyunca işleyen dinamik bir yapıya sahip olduğuna ve gıda güvenliği için birlikte hareket edilmesinin şart olduğuna vurgu yaptı. Kaliteli ürün için güvenilir hammadde gerekliliğinin altını çizerek, hiçbir paydaşın tek başına yeterli olamayacağını belirtti. Avrupa’nın ilk 6 tedarikçisinden biriyiz Ticaret Bakan Yardımcısı Volkan Ağar, sütün kırsal kalkınmanın temel unsurlarından biri olduğunu ve arz güvenliği açısından kritik rol oynadığını söyledi. Dünya genelindeki ticaret savaşları ve artan korumacılık eğilimlerine rağmen ihracatın 381 milyar dolara ulaştığını kaydetti. Tarım ürünleri ihracatının katkısıyla cari açığın 20 milyar dolara kadar gerilediğini aktararak, Türkiye’nin Avrupa’nın 6’ncı büyük tedarikçisi olduğunu dile getirdi. İç piyasada haksız ticarete müsamaha göstermediklerini, üreticinin emeğinin korunması için net tavır aldıklarını vurguladı. Fırsatçılığa geçit yok Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ahmet Gümen, tarımda sözleşmeli üretim modelinin uygulanmaya başladığını, desteklemelerin ise sektörün önünü görebilmesi için 3 yıllık periyotta belirlendiğini ifade etti. Ürün miktarındaki dalgalanmalardan kaynaklanan dönemsel fırsatçılığa izin vermeyeceklerini söyledi. Gümen ayrıca kaliteli üretimi ödüllendiren yeni mevzuatın son aşamaya geldiğini ve yakın zamanda sektörle paylaşılacağını açıkladı. Gazeteci İrfan Donat moderatörlüğünde yapılan “Çiftlikten Bardağa Süt Değer Zinciri” panelinde kaliteli üretim masaya yatırıldı. Kaanlar Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Kaan, yağ verimliliğinde dezavantajların bulunduğunu, yem maliyetlerinin önemli kısmının lojistik giderlerden kaynaklandığını belirtti. Kaan, yapılan yatırımlar sayesinde Türkiye’nin süt ve süt ürünlerinde artık bir üst seviyeye çıkacağını dile getirdi. Tüketim büyümeyi yakalayamıyor Eker Süt Ürünleri Genel Müdür Yardımcısı Nevra Eker, protein ve lif ihtiyacını gözeten ürünlere yöneldiklerini, Avrupa’da lifli ürün talebinin arttığını söyledi. Türkiye’de süt tüketiminin büyüme oranıyla paralel ilerlemesi gerekirken son yıllarda bu hızın gerisine düştüğünü ifade etti; ayran tüketiminin ise genel büyümenin üzerinde seyrettiğini anlattı. A101 İcra Kurulu Üyesi Volkan Yıldız, 13.500 mağazayla sütün tüketiciye ulaşmasında önemli bir rol üstlendiklerini, private label ürünlerde yerel tedarikçileri tercih ettiklerini söyledi. Enerji ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla iki yeni GES yatırımının devreye alınacağını duyurdu. İş Portföy Agro GSYF Yöneticisi Dr. Murat Bolat, planlı üretimin zorunluluğuna dikkat çekti. Suya ihtiyaç duyan yem bitkilerinin suyun az olduğu bölgelerde yetiştirilmesinin maliyetleri artırdığını kaydetti. Bankaların teminatsız tarım projelerine yüzde 20 daha yüksek faiz uyguladığını belirtti. Hayvancılık Politikaları panelinde konuşan Hayvancılık Genel Müdür Yardımcısı Emre Gürçay, yeni destekleme modelinde verimliliğin merkeze alındığını, bu kapsamda desteklerin payının yüzde 6’dan yüzde 24’e çıkarıldığını söyledi. “Bir ton süt, asgari ücretin yüzde 10 fazlası olmalı” Süt Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Tevfik Keskin, üreticinin öncelikli talebinin fiyat istikrarı olduğunu vurguladı. Konsey tarafından açıklanan fiyatların piyasada uygulanmadığından şikayet ederek, sözleşmeli üretim ilkelerine uyulmasını istedi. Keskin, bir ton sütün fiyatının asgari ücretin yüzde 10 fazlası olacak şekilde belirlenmesi gerektiğini dile getirdi. Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı İlhan Köten ise artan maliyetler nedeniyle suni tohumlama oranlarının hızla düştüğünü, yıllık tohumlama sayısının 4,5 milyondan 2,5 milyona gerilediğini ifade etti. Hayvancılık Kooperatifleri Merkez Birliği Başkanı Ahmet Ertürk, süt arzının arttığı dönemlerde sanayicinin alımda geri planda kaldığını, üreticinin para kazanamadığı için hayvanlarını satmak zorunda kaldığını söyledi. Bu durumun sonucunda bugün sanayicilerin süt bulmakta zorlandığını ifade etti. Ebru Akdağ’ın moderatörlüğündeki “Uluslararası Ticarette Yerel Vizyon” panelinde ise süt ve süt ürünleri ihracatında yaşanan zorluklar ve ihracatın artırılmasına yönelik stratejiler tartışıldı. Kaynak: ekonomim.com